have friends

Sens de "have friends" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 1 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	have friends v.	arkadaş edinmek
I don't need a Facebook account in order to have friends. Arkadaş edinmek için Facebook hesabına ihtiyacım yok. More Sentences

Sens de "have friends" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	have friends who can pull strings v.	torpili olmak
2	General	have friends in the right places v.	torpili olmak
3	General	have no friends or relatives v.	kimi kimsesi olmamak
Colloquial
4	Colloquial	have friends over v.	arkadaşları evde ağırlamak
5	Colloquial	have friends over v.	arkadaşları evde ağırlamak (birlikte vakit geçirmek için)
Idioms
6	Idioms	have friends in high places v.	yüksek yerlerde tanıdıkları olmak
7	Idioms	have friends in high places v.	yüksek mevkilerde tanıdıkları olmak
8	Idioms	have friends in high places v.	yüksek yerlerde dostları olmak
Speaking
9	Speaking	he doesn't have friends anymore expr.	artık arkadaşı yok
10	Speaking	I have my friends here expr.	burada arkadaşlarım var
11	Speaking	I have no friends expr.	benim hiç arkadaşım yok
12	Speaking	we have no friends in common expr.	bizim ortak arkadaşımız yok
13	Speaking	you don't have any friends expr.	hiç arkadaşın yok
14	Speaking	we have no friends in common expr.	hiç ortak arkadaşımız yok
15	Speaking	I have a lot of friends at school expr.	okulda bir sürü arkadaşım var
16	Speaking	how many friends do you have? expr.	kaç tane arkadaşın var?
17	Speaking	how many friends do you have? expr.	kaç arkadaşın var?
18	Speaking	how many friends do you have? expr.	kaç arkadaşınız var?
19	Speaking	how many friends do you have? expr.	kaç tane arkadaşınız var?
20	Speaking	of course, I have a few friends here, but I don't have a true friend expr.	tabi ki, burada birkaç arkadaşım var, ancak gerçek bir arkadaşım yok
21	Speaking	I have friends in high places expr.	yüksek yerlerde dostlarım var
22	Speaking	I have friends in high places expr.	yüksek yerlerde tanıdıklarım var
23	Speaking	I'm going to have lunch with my friends expr.	arkadaşlarımla öğle yemeği yiyeceğim
24	Speaking	I have friends who are not in this photo expr.	bu fotoğrafta olmayan arkadaşlarım var
Slang
25	Slang	have friends in high place v.	arkası sağlam/taşaklı olmak